Topraktan yaratılan insan, topraktan uzaklaştıkça kendinden ve diğer insanlardan da uzaklaşmış
olacaktır.
Toprak ve insan arasındaki bağ, kendini, şehir ve mimaride BAHÇE olarak gösterir.
Mutfaksız EV olamayacağı gibi, bahçesiz EV de olmaz. Yani bahçe, insan için bir konfor unsuru
değil, zaruri bir ihtiyaçtır. Bahçe, terapidir, sağlıktır, iktisattır.
Dünyaca ünlü bir marka olan TÜRK EVİ, yan ve arka bahçelidir. Önce yan bahçeye sonra binaya
girilir. Komşuluğu, misafirliği, mahremiyeti, zanaati, toprakla ilişkiyi esas alır.
Bina, arsanın en fazla yarısına oturur. (TAKS =0.50)
Bodrum hariç toplam inşaat alanı arsa alanını geçemez. (EMSAL = KAKS = 1.00)
Bir ilçede konut sayısının en az yüzde 80 inin bahçeli ev olması gerekir. Apartman yapıları ise 4 katı
geçmemelidir. Yani insanın toprağa olan mesafesi 12 mt yi geçmemelidir. Bu sınırın birçok sebebi olmakla
birlikte ağaçlardan ve camilerden yüksek olmamalı insanlara tepeden bakmamalıdır.
4 katı geçen yapılar rantın, dünya hırsının ve kibrin göstergeleridir.
Cumhuriyet döneminde Avrupadan getirilen ızgara (grid) planlı bitişik nizam yapılaşma sistemi, 1950
sonrasında şehirlerimizin hem yeni hem tarihi merkezlerini dönüştürmüştür.
Bu yanlıştan dönülmeli, imar planları, politikaları ve yapılaşma usulleri bu hususlar gözönüne
alınarak belirlenmelidir.
Ev bahçelidir. Bahçeli ev fiziksel ve ruhsal sağlık açısından elzemdir.
Konut apartmanda olur.
Ev, yapım süreçlerine kullanıcıların katıldığı yuvadır.
Konut, bitmiş olarak alınan ve seri olarak üretilen endüstriyel üründür.
Evde hürriyet vardır. Hiç geliriniz olmayan ayda borcunuz da olmaz. Konutta ise en azından aidat
borcunuz olur.
Evde mutluluk, misafirlik, komşuluk vardır.
Evde misafir ağırlaması ve misafir kalınması daha kolaydır. Misafir berekettir.
Ev toprağa ve insana yakındır.
Evde büyüyen çocuklar sebzeyi bahçede meyveyi ağaçta görürler.
Müstakil ev, hobi ve uğraşlar için uygundur.
Müstakil evde küçük ölçekte marangozluk vb meslekler icra edilebilir.
Evde evcil hayvan yaşayabilir, konutta yaşayamaz.
Yaşlılar, engelliler ve hastalar evde daha rahat yaşarlar.
Hayat eve sığar, konuta sığmaz.